Hicri ve Kameri Aylar Nelerdir? Zamanın Kalbinde Bir Yolculuk Hikâyesi Bazı hikâyeler vardır, zamanı anlatmaz; zamanı yaşatır. Bu satırlarda, sadece bir takvim ya da birkaç ay ismi değil, insanın kendi iç yolculuğunu bulacaksın. Çünkü Hicri ve Kameri aylar, sadece Ay’ın gökyüzündeki döngüsünü değil, kalbimizin döngüsünü de anlatır. Bugün sana Leyla ve Emir’in hikâyesini anlatacağım. İkisi de farklı bakış açılarına sahipti; biri duygularla, diğeri akılla bakardı. Ama ikisi de aynı gökyüzüne bakarken, aynı Ay’da buluştu. Gökyüzünün Altında Başlayan Sohbet Bir yaz akşamıydı. Şehrin ışıkları sönmeye, yıldızlar parlamaya başlamıştı. Leyla, sessizce göğe baktı ve fısıldadı: “Ay yine küçülüyor, ama neden her seferinde…
Yorum BırakYeni Başlangıç Rehberi Yazılar
Kunduracı Göğsü Kim Bakar? Eğitimin Merceğinden Bedensel Farklılıklara ve Öğrenmenin Dönüştürücü Gücüne Bir Bakış Bir eğitimci olarak her zaman inanmışımdır ki, öğrenme yalnızca bilgi edinme süreci değildir; aynı zamanda kendini tanıma, önyargıları sorgulama ve başkalarını anlama sürecidir. “Kunduracı göğsü kim bakar?” sorusu, ilk bakışta yalnızca tıbbi bir yönlendirme gibi görünebilir. Ancak derinlemesine düşündüğümüzde, bu soru bize çok daha fazlasını anlatır: toplumsal algıyı, öğrenme biçimlerini ve insanın farklılıklara karşı geliştirdiği tutumları. Kunduracı göğsü, göğüs kafesinin içe çökük olmasıyla tanımlanan bir fiziksel durumdur. Tıbbi olarak bir göğüs cerrahı ya da ortopedi uzmanı tarafından değerlendirilir. Fakat pedagojik açıdan bakıldığında, bu durum yalnızca bedenin…
8 YorumGönül Filmi Hangi Kanalda? Bir Siyaset Bilimci Gözüyle Güç, İdeoloji ve Toplumsal Temsil Bir siyaset bilimci için bir filmin yayınlandığı kanal, yalnızca bir televizyon tercihi değildir; aynı zamanda ideolojik alanın seçilmiş bir temsilidir. “Gönül” filmi, aşkın, fedakârlığın ve toplumsal çatışmanın ötesinde; Türkiye’nin sosyo-politik düzenini, iktidar ilişkilerini ve vatandaşlık algısını sorgulayan bir hikâyedir. “Hangi kanalda yayınlanıyor?” sorusu, bu bağlamda yalnızca teknik değil, aynı zamanda politik bir sorudur. Çünkü medya, modern devletin en güçlü ideolojik aygıtlarından biridir. Medya, İktidar ve Kurumsal Gerçeklik Medya, her zaman tarafsız değildir. “Gönül” filmi hangi kanalda? sorusu, aslında şunu da sormaktır: Hangi ideolojinin alanında gösteriliyor? Her kanal,…
8 YorumBir gün bir kahvede otururken Mehmet ile Elif tartışmaya başladı. Mehmet her zamanki gibi çözüm odaklı, “tır dediğin 40 ton, frensiz olmaz, sistematik düşünmek gerek” diyordu. Elif ise empatik bir gülümsemeyle, “ama Mehmet, freni sadece mühendislik olarak görme, o aynı zamanda sürücünün can simidi, yolcunun huzur garantisi” diye ekledi. Ben de aralarında kalıp sordum: “Peki tırlarda kaç çeşit fren var?” Kahkaha attılar. Çünkü mesele sadece sayıda değil, her bir frenin ayrı bir karakteri var. Tırlarda kullanılan fren türleri; servis freni (ayak freni), park freni (el freni), motor freni, egzoz freni ve retarder fren sistemleridir. Her biri farklı işlev ve güvenlik…
8 YorumGiyim Yardımından Ne Kesilir? Ekonomik Perspektif Üzerine Bir Analiz Kaynakların Sınırlılığı ve Seçimlerin Sonuçları: Bir Ekonomistin Girişi Ekonomi, temelinde sınırlı kaynaklar ile sınırsız ihtiyaçlar arasındaki dengeyi kurma sanatıdır. Bir ekonomist olarak, her seçim, bazı fırsatları kucaklarken diğerlerini geride bırakmak anlamına gelir. Giyim yardımları gibi sosyal yardımlar, genellikle toplumda belirli ihtiyaçları karşılamayı hedefler. Ancak, sınırlı bütçeler ve kaynaklar söz konusu olduğunda, bu yardımların nasıl verileceği ve kimlere sunulacağı konusu büyük bir önem taşır. Ekonomik bakış açısıyla, giyim yardımlarında yapılacak kesintiler, sadece bireylerin yaşam standartlarını değil, toplumun genel refahını ve sürdürülebilirliğini de etkileyebilir. Kaynaklar sınırlı olduğunda, hükümetler ve yardım sağlayıcıları bu kaynakları…
Yorum BırakErol Göker Kimdir? Pedagojik Bir Bakış Öğrenmek, yalnızca bilgi edinmek değil; dünyayı, kendimizi ve diğer insanları yeniden anlamlandırmaktır. Bir eğitimci olarak şunu çok iyi biliyorum: Her yeni bilgi, bireyin yaşamında dönüştürücü bir etkiye sahiptir. Bu bağlamda “Erol Göker kimdir?” sorusu da yalnızca bir biyografik merak değil, aynı zamanda pedagojik bir tartışmanın kapısını aralar. Çünkü kişilerin hikâyeleri, toplumsal öğrenmenin ve bireysel gelişimin en güçlü malzemelerindendir. Öğrenmenin Dönüştürücü Gücü Pedagoji, bireyin deneyimlerinden öğrenerek gelişmesini savunur. Yapılandırmacı yaklaşım, öğrenmenin pasif değil aktif bir süreç olduğunu vurgular. Erol Göker’in hikâyesini anlamaya çalışırken de aslında bu pedagojik yaklaşımı uygularız: Onun yaşamından öğrendiklerimiz, bizim kendi hayatımızda…
Yorum BırakHatmi Çiçeği Ne İşe Yarar? Bir Hikaye Anlatıyorum Bir sabah, sabahın erken saatlerinde, sakin bir köyde küçük bir bahçede güneş ışıkları henüz toprağa dokunurken, Leyla bahçesinde bir çiçekle karşılaştı. Hatmi çiçeği… İlk kez gördüğü bu narin çiçek, ona bir huzur verdi, ama aynı zamanda da bir merak uyandırdı. O günden sonra Leyla’nın hayatı değişti; ama bu değişim sadece onun değil, etrafındaki herkesin hayatını etkiledi. Gelin, Leyla’nın hikayesine biraz daha yakından bakalım. Leyla ve Hatmi Çiçeği: Bir Tesadüf Leyla, stresli bir iş hayatına sahipti. Her gün koşturan, bir yerlere yetişmeye çalışan, sabah akşam bir yerlere yetişmeye çalışan, nefsini dinlemeye vakti olmayan…
Yorum BırakCünun Ne Demek? Eğlenceli Bir Bakış Açısıyla Öğrenelim! Merhaba sevgili okurlar! Bugün, biraz kafa karıştırıcı ama bir o kadar da eğlenceli bir kelimeyi ele alıyoruz: Cünun! Evet, yanlış duymadınız, cünun. Bu kelime, bazılarının kulağında mistik bir hava uyandırabilir, bazılarına ise sadece esprili bir anımsatmayı çağrıştırabilir. Gelin, bu kelimenin arkasındaki anlamı birlikte keşfedelim ve biraz eğlenelim! Cünun Nedir? Cünun, aslında Arapça kökenli bir kelimedir ve psikolojik ya da ruhsal bir durumla ilgilidir. Eski Türkçede “çılgınlık”, “akıl sağlığının bozulması” gibi anlamlarla kullanılır. Yani, aslında insanın kendini biraz “delirmiş” gibi hissettiği, akıl sağlığının bir süreliğine “sallandığı” bir durumu tanımlar. Kısacası, “cünun”, kişinin kendi…
Yorum BırakLise Mezunu Gemici Olabilir Mi? Ekonomi Perspektifinden Bir Analiz Kaynakların Sınırlılığı ve Seçimlerin Sonuçları: Bir Ekonomistin Girişi Ekonomi, büyük ölçüde kaynakların sınırlılığı ve bu kaynaklarla yapılan seçimlerin sonuçları üzerine kuruludur. Toplumlar, bireyler ve şirketler, her gün sınırlı kaynaklarla sonsuz istek ve ihtiyaçlar arasında bir denge kurmaya çalışır. Peki, bu ekonomik dengeyi göz önünde bulundurarak, lise mezunu bir kişinin gemici olma olasılığına bakarsak, karşımıza hem bireysel hem de toplumsal düzeyde çeşitli seçimler çıkar. Gemi adamlığı, ekonomik açıdan yalnızca bir meslek seçimi değil, aynı zamanda bu mesleğin toplumsal ve ekonomik refah üzerindeki etkilerini de incelememizi gerektiren bir konudur. Lise mezunu birinin gemici…
Yorum BırakMesajla Hakaret Suçu: Sözlerimiz Ne Zaman Suç Olur? Hayat bazen beklenmedik anlarla doludur. Bir anlık öfke ya da yanlış anlaşılma, bir kelimeyle başlar, sonra bir bakarsınız ki o kelime, bir insanın hayatını derinden etkilemiş. Herkesin bir hikâyesi vardır; belki de sizin de yakın çevrenizde, anlık bir öfkenin ya da yanlış bir ifadeyi içeren mesajın, hayatları nasıl değiştirdiğine şahit oluyorsunuzdur. Bugün, bir olayın yansıması olarak, “mesajla hakaret suçu” hakkında bir hikâye ve anlamlı bir açıklama yapacağız. Bir gün, iki yakın arkadaş arasında geçen konuşmayı düşünün: Kaan ve Selin, yıllardır arkadaşlardır. Kaan, çözüm odaklı, işlere pragmatik yaklaşan biridir. Selin ise daha empatik,…
Yorum Bırak